Apple TV için yeni açılış videosu!

Apple TV+, kısa süre önce sadece Apple TV adını alarak önemli bir marka yenilemesine gitti ve bu değişimle birlikte canlı, rengarenk yeni bir logo ve açılış videosu tanıttı. Ortaya çıkan son detaylar, Apple TV içeriklerinin başında gördüğümüz o göz alıcı görselin, sadece bilgisayar grafikleriyle değil, gerçek cam kullanılarak ve kamerada çekim yapılarak oluşturulduğunu ortaya koyuyor.

Gerçek Cam ve El İşçiliğiyle Yaratıldı!

Marka, yeni açılış sesini (sonic logo) yaratmak için daha önce de bilindiği üzere ünlü müzisyen FINNEAS ile işbirliği yapmıştı. Görsel bileşen içinse şirket, sıkça çalıştığı ortağı TBWAMedia Arts Lab (MAL) ajansına başvurdu.

MAL tarafından bu hafta paylaşılan yeni ayrıntılar, sürecin dijital efektlerden çok, pratik efektler kullanılarak yürütüldüğünü gösteriyor. Apple’ın tasarım ekibi ayrıca, mevcut San Francisco yazı tipinin bir varyasyonu olan özel SF TV adında bir yazı karakteri de geliştirdi.

“Gerçek camdan inşa edilen ve tamamen kamerada yakalanan yeni kimlik, Apple TV’nin kalbindeki sinematik ruhu ifade etmek için yansıma, renk ve ışığı araştırıyor. Her parıltı, bilgisayar tabanlı kısayollar yerine gerçeğe dönüştürüldü; bu, Apple’ın zanaatın hissedilmesi, taklit edilmemesi gerektiğine olan inancının bir göstergesi.”

Bu çalışma, platformun tamamına yayılıyor. Keskin bir beş saniyelik açılıştan, filmler için tasarlanmış tam uzunlukta sinematik versiyona kadar uzanıyor.

Çoğu kişinin bu görsel efektlerin dijital ortamda yapıldığını varsayabileceği belirtilirken, aslında her şeyin cam kullanılarak ve kamerada pratik yollarla yapılması, Apple’ın dokunsal detaylara ve kamera öncelikli sanatsallığa olan sevgisiyle mükemmel bir uyum içinde.

Apple’ın pazarlama iletişimi başkan yardımcısı Tor Myhren, geçen yaz Cannes Lions Uluslararası Yaratıcılık Festivali’ndeki konuşmasında bu noktayı özellikle vurgulamıştı. Myhren, şirket yapay zeka araçlarını benimserken bile insan sanatsallığına değer vermeye devam edeceklerini belirtmişti.

Yeni kimliğin oluşturulma sürecinin ve perde arkası detaylarının, teknoloji ve sanatın kesişim noktasında ne kadar yaratıcı işlerin çıkabileceğini bir kez daha gösterdiği konuşuluyor.